Bazen öyle bir zaman gelip buluyor ki beni kıpırdayamıyorum.Bir şeyler çöküyor omuzlarımdan göğsüme doğru.Sıkıca kavrıyor bu güçlü el beni.İşaret parmağı ile başparmağı kalın boynumu sıktıkça sıkıyor ve cılızlaştırıyor ardından diğer üç parmağı başparmaktan da kuvvet alarak sol koltukaltımdan uzanıp omurgama bastırarak göğüs kafesimi daraltıyor.Tam anlamıyla avcunun içine alıyor yani.İşte bu el bazen onun eli mi diye düşünüyorum.Fakat şöyle bir sorunum var "o" benim için kim?Tanrı mı, platonik sevilen kız mı, platon mu, beni sevmeyen biri mi, tabaktaki rengini sevmeyip yemediğim kiraz mı? Bu kadar içime mi işlemiş her şey, herkes?Herkes mi, eşya mı ,ben mi birbirini tetikleyen oluşumlar mı parça-bütünler mi? Ben bu zamanlarda öğrendim düşünmeyi belki hep bi' anlam aradım buldum bulamadım dert değil orası.Önemli olan aramaktı, anlamaya çalışma çabasıydı.
''önemli olan aramaktı, anlamaya çalışma çabasıydı.''
YanıtlaSilO el herkes için farklı bir "imge" farklı bir "simge". Kimi için tanrı, kimi için sanrı. Sanırım herkes için ortak noktası hayatı zorlaştırması.
YanıtlaSil