11 Eylül 2011 Pazar

Harç Meselesi

3-4 gün önce haberini aldığımız biz üniversite öğrencilerini yakından ilgilendiren şu üniversite harçlarını ilgilendiren bakanlar kurulu kararı’ndan bahsetmek istiyorum biraz.

Öncelikle hayata dair düşünceleri oturmaya başladığından beri insanların temel ihtiyaçlarının ücretsiz olması gerektiğini bu ihtiyaçlardan biri olan eğitimin de vazgeçilmez bir hak olduğunu benimsemiş, başta özel okullar olmak üzere dershanelere, üniversite harçlarına kısacası eğitimin içindeki her türlü parasal çarka karşı olan birisiyim. Bunu belirterek karara geçmek istiyorum.

Söz konusu karara göre bir öğrenci aldığı dersi ilk iki alışında veremezse üçüncü alışında ekstra ücret ödemek zorunda. Bana göre bu kararın doğruluğunu sorgulamak için ilk önce üniversite harcının ne olduğuna bakmamız gerekmekte.

 İnternette üniversite harcı yazdığımızda karşımıza genelde parasal bulumlar çıksa da aralarında şöyle bir tanım buldum :

‘’ Üniversitede öğrenim görecek veya görmekte olan öğrencinin, alacağı eğitim hizmeti karşılığı üniversiteye ödediği ücret-bedeldir.’’

Bu tanımdan yola çıkacak olursak şimdi biz eğer üniversite harcını kabul ediyorsak bana göre aynı dersi üçüncü kere aldığımızda dolayısıyla alacağımız hizmet de  artacağından ekstra ücret ödememizde sakınca yok. Nihayetinde aynı dersi takır takır geçenlere göre, üniversiteden aldığımız hizmet daha fazla. Sadece okulu uzatan öğrencilerde zaten tek ders için harç yatırdığında ekstra alınacak olan para sorun gibi gözükmekte. Bu meblağnın biraz daha azaltılması durumunda çok bir sıkıntı oluşacağını sanmıyorum.

Bir de bu kararla ilgili olarak insanların tepkilerinden bahsetmek istiyorum.

Kararın çıkış tarihi 26 Ağustos 2011. Bu kararın çıkma süresini geçtim resmi gazetede yayınlandığı güne kadar hatta insanların harç miktarları belli olana kadar kimseden ses çıkmadı. Zaten gündemi takip etmediğini en iyi kendimizden, çevremizden bildiğimiz genç nesil sanki karar alınırken oradaymış gibi ahkam kesmekte. Hep söylediğim gibi insan dediğimiz varlık gül gibi yaşayıp giderken kendi keyfinin güzelliğiyle uyuya kalıp umursamadığı şeyler onu dürtmeye başladıkça piyasaya çıkıp kendi riyakarlığını ifşa etmekte.

En çok güldüğüm ifade ise şu ‘’devlet üniversitelerinde böyle şey mi olur? Özel okul olsa tamam’’. Amına koyayım bu ne yaa? Asıl ben sana sormak istiyorum neden okuduğumuz okulları özel-devlet diye ayırıyoruz? Neden temel ihtyacımız olan eğitim hizmetini alırken para ödüyoruz, neden?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder